Kene ısırığına karşı kıyafet rengi uyarısı!

Doğa Yürüyüşlerinde Dikkat Edilmesi Gerekenler: Keneler

Sıcak hava, doğa tutkunlarını keyifli yürüyüşlerden potansiyel bir sağlık tehlikesi olan kenelere karşı uyarıyor.

Bu küçük parazitler, uzun otlar ve çalılıklarda sessizce bekleyerek konaklarına yapışarak ciddi enfeksiyonlara neden olabilirler.

Kenelerin giysi ve deride kolayca fark edilebilmesi, korunmanın ilk adımıdır. Koyu renkli kıyafetler, parazitin üzerinizde kalıp kalmadığını gizlerken, açık tonlar keneyi hemen fark edilir hâle getirir.

Sağlık uzmanları, açık renkli uzun kollu gömlek ve pantolon, çorap içerisine sokulmuş paçalar ile kapalı ayakkabının, parazitin vücuda erişimini büyük ölçüde engellediğini belirtmektedir.

Keneler genellikle gözden uzak, nemli ortamları tercih ederler. Bu nedenle patikanın ortasında yürümek, çalılıklara temas etmemek ve çimenli zeminde oturmaktan kaçınmak faydalı olacaktır.

Doğadan döndüğünüzde kıyafetlerinizi değiştirmeden önce dikkatlice sallayarak kontrol edin, bedeninizi ve evcil hayvanlarınızı kene aranabilecek “sıcak noktalar”—kasık, koltuk altı, saç derisi, diz arkası—şeklinde inceleyin.

Bir kene cildinizde tespit edildiğinde, en kısa sürede ince uçlu cımbızla başına yakın bir noktadan nazikçe yukarı çekerek çıkarın. Yüzeyi sabun ve suyla yıkayıp dezenfekte edin; kene üzerine yağ, alkol veya kimyasallar uygulamaktan kaçının.

Isırıktan sonra ateş, halsizlik, kızarıklık veya deride yayılan kızarıklıklar fark ederseniz, vakit kaybetmeden sağlık kuruluşuna başvurun.

Bir kene ısırığı her zaman ölümcül olmasa da Lyme hastalığı, kene kaynaklı ensefalit, babesiosis ve benekli ateş gibi ciddi enfeksiyonlara yol açabilir. Kırım-Kongo kanamalı ateşi nadiren görülen daha ciddi bir risk olarak listelenir.

Uzmanlar, “Doğada vakit geçirirken basit önlemler hayat kurtarır” diyerek; açık renk giysi, koruyucu giysiler ve dönüşte kapsamlı muayenenin, kene kaynaklı hastalıkların önlenmesinde en etkili yöntemler olduğunu vurgulamaktadır. Bu yaz doğayla tekrar buluşmayı planlayanlar için, keyfi riske dönüştürmemek adına tedbirli olmayı unutmayın.

Related Posts

4 günlük çalışma haftası denendi: Stres azaldı, verimlilik arttı

ABD ve İngiltere dahil 6 ülkede yapılan araştırma, maaş kaybı olmadan haftada 4 gün çalışma sistemine geçen çalışanların, zihinsel ve fiziksel sağlıklarının iyileştiğini ve performanslarının arttığını ortaya koydu.

“HealthTürkiye” platformuna üye olmayan kurumlar sağlık turizminden yararlanamayacak

Uluslararası Sağlık Hizmetleri AŞ (USHAŞ) Genel Müdürü Behlül Ünver, sağlık hizmeti sunan tüm kurumlar için HealthTürkiye platformuna üyeliğin zorunlu hale getirildiğini, 26 Eylül’den itibaren platforma kayıtlı olmayan kurumların sağlık turizmi faaliyeti yürütemeyeceğini bildirdi. USHAŞ Genel Müdürü Ünver: “Platform üzerinden 12 ülkenin vatandaşları Türkiye’ye gelirken kurumları takip edebiliyor. Bu sayede ‘merdiven altı’ olarak tabir edilen faaliyetlerle mücadelede farkındalık oluşturuluyor” açıklamasında bulundu.

Uzmanı uyardı: Serinlemek için girilen sudaki bakteri miktarı ölümcül sonuçlara neden olabilir

Uzmanı uyardı: Serinlemek için girilen sudaki bakteri miktarı ölümcül sonuçlara neden olabilir

Tıp dünyasında bir devrim: Amerika’dan Angola’daki hastayı ameliyat etti!

Üroloji uzmanı Dr. Vipul Patel, Angola’daki bir hastayı ABD’den robotik cerrahiyle ameliyat ederek tıp tarihine geçti. Prostat kanseri hastası Fernando da Silva, uzaktan gerçekleştirilen bu operasyonla tümöründen kurtuldu.

Pek çok riski beraberinde getiriyor! Kurban eti nasıl tüketilmeli?

Kurban Bayramı’nda artan kırmızı et tüketimi sindirim problemlerinden kalp sağlığına kadar pek çok riski beraberinde getiriyor. Uzman Diyetisyen Elif Melek Avcı Dursun, sıcak havalarda etin doğru şekilde saklanması ve pişirilmesi gerektiğini vurgularken, özellikle kronik rahatsızlığı olan bireyleri her öğünde et tüketmemeleri konusunda uyarıyor.

Kabin öksürüğü tehlikesi: Seyahat edenler risk altında!

Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Şevket Özkaya, bayramda tatile çıkacak yurttaşlara önemli uyarılarda bulunarak, son dönemde artan “kabin öksürüğü” ve “seyahat hastalığı”na dikkat çekti. Prof. Dr. Özkaya, “Kapalı kabin ortamına maruz kaldığımız bu yolculukların ardından en sık öksürük, halsizlik, eklem ve baş ağrıları yaşıyoruz” dedi.