Avrupa Parlamentosu’nun (AP) son seçimlerinin hemen ardından Haziran 2024’te Macaristan Başbakanı Victor Orban’ın girişimiyle ortaya atılan Avrupa’nın Vatanseverleri grubu, Kasım 2024’te Paris’te ilk başkan seçilen İspanya’daki aşırı sağcı Vox partisinin lideri Santiago Abascal’ın ev sahipliğinde Madrid’de toplandı.
İki gün süren ve son günü aşırı sağ sempatizanları ile basına açık olan Avrupa’nın Vatanseverleri grubunun toplantısına, Abascal’ın yanı sıra Avrupa’da aşırı sağın siyasi temsilcilerinden Fransa’dan Marine Le Pen, Macaristan’dan Victor Orban, İtalya’dan Matteo Salvini, Hollanda’dan Geert Wilders, Çekya’dan Petr Macinka, Estonya’dan Martin Helme, Portekiz’den Andre Ventura, Polonya’dan Krzysztof Bosak ve Yunanistan’dan Afroditi Latinopoulou gibi isimler katıldı.
“Avrupa’yı yeniden büyük yap” ana sloganıyla toplanan aşırı sağcı liderler, gerek yapılan yazılı açıklamada gerekse konuşmalarında, AB kurumlarını ve bunları yöneten sağ ve sol grupları (sağ görüşlü Avrupa Halk Partisi-PPE ve sol görüşlü Sosyalistler ve Demokratların İlerici İttifakı-S&D) suçlayan ifadeler kullandı.
“Brüksel, hatalarından hiçbir şey öğrenmedi” açıklamasında bulunan Avrupa’nın aşırı sağı, PPE ve S&D’nin “geçmişe saplanmış politikalar izlediğini ve yolsuzluklara gömüldüğünü” savundu.
Avrupa’nın Vatanseverleri’nin başkanı İspanyol Santiago Abascal, “silah arkadaşı” olarak tanımladığı ABD Başkanı Donald Trump ve Arjantin Devlet Başkanı Javier Milei’i, alternatif stratejiler sunarken AB’de kendilerine örnek alacaklarını ifade etti.
Abascal, Macaristan Başbakanı Orban’ın dün Madrid’de dolaştığını, gittiği San Miguel pazarında halktan tebrikler aldığını belirterek, “(İspanya Başbakanı Pedro) Sanchez, San Miguel’e gidemez.” dedi.
Sol görüşlü Sosyalist İşçi Partisi lideri olan İspanya Başbakanı Pedro Sanchez’e yönelik eleştirilerin bir diğeri de Portekiz’deki aşırı sağcı Chega partisinin lideri Andre Ventura’den geldi.
Ventura, “Sanchez cezaevine girmeye daha yakın, Abascal da başbakan olmaya yakın” diye konuştu.
Diğer yandan, yapılan konuşmalarda, “Küreselleşmeye karşı ulusal egemenlik, göçe karşı sınırların savunulması esastır” denilerek, özellikle AB’nin göçmen politikaları ve iklim değişikliğiyle ilgili politikalarına yönelik eleştiriler dikkati çekti.
“Sınırlardaki yüksek duvarlar iyi komşular yaratır” diyen Abascal, Avrupa’nın Vatanseverleri grubunun tüm üyelerinin “vatan sevgisi, özgürlüklerine bağlılık veya sınırların savunulması konusunda birleştiğini” kaydetti.
ORBAN, GÖÇMEN POLİTİKASINDA BRÜKSEL’İ SUÇLADI
Toplantıda öne çıkan diğer bir isim olan Macaristan Başbakanı Orban, “Paramızı umutsuz bir savaşta Ukrayna’ya harcıyoruz ve Avrupa yasa dışı göçmenler tarafından işgal ediliyor. Brüksel yasa dışı göçmenlere kapılarını açtı.” diye konuştu.
Ülkesinde aşırı sağın “15 yıldır özgür, muhafazakar ve Hıristiyan bir Macaristan inşa etmekle övündüğünü” söyleyen Orban, “Kendimizi göçe karşı savunduk, hiçbir yasa dışı göçmen Macaristan üzerinden Avrupa’ya giremez. Benim ülkemde sınırı izinsiz geçmek suçtur. Macaristan’da göç konusunda herhangi bir uzlaşma yok ve bunun sonucunda Macaristan’daki göçmen sayısı sıfırdır.” dedi.
Bu arada, Femen üyesi bir kadın aktivist, Avrupa’nın Vatanseverleri’nin Madrid’deki toplantısı sırasında eylem yaptı.
Estonya’daki Muhafazakar Halk Partisi lideri Martin Helme’nin konuşması sırasında “Faşizme hayır”, “Faşistlere bir adım bile geçit yok” sloganları atan kadın aktivist, güvenlik görevlilerince hemen salondan çıkarıldı.
Mevcut durumda Avrupa Parlamentosu’nda 86 milletvekili ile üçüncü büyük siyasi grup olan Avrupa’nın Vatanseverleri’nde toplamda 14 ülkede faaliyet gösteren aşırı sağcı siyasi partiler bulunuyor.
